Çocukların Evlendirilmesi

Selam dostlarım,

Umarım herkes iyidir. 

Ateistler/deistler ve mezhepler  dinde evlilik için yaş sınırı yoktur, çocuklar evlendirilebilir diyor. 

Peki Kuran ne diyor?

 Başlayalım. 

1-Nisa suresinin 4' üncü ayetinde evlenmek isteyen erkeklere bir emir vardır;

"Kadınlara mehirlerini bir armağan olarak verin. Ondan bir şeyi size, kendiliğinden verirlerse onu da afiyetle ve ağız tadıyla yiyin."

Mehir; evlenmek isteyen erkeğin eş adayına vermesi gereken ekonomik değere sahip kıymettir. Mehir; para, altın bilezik, mal gibi iktisadi bir değerdir. Bu bir ev olabileceği gibi gümüş bir bileklik de olabilir. Bunun ölçüsünü çiftler belirler. 

Nisa suresinin 6' ıncı ayeti aşağıda yer aldığı gibidir;

"Yetimleri, evlenme/nikah çağına girene kadar deneyin. Rüşde erdiklerini /olgunlaştıklarını anlarsanız mallarını kendilerine verin"

Ayetteki evlilik çağı ifadesi her birey için farklılık gösteren bir kavramdır. Her bireyin hormon dengesi, beslenmesi, genetiği aynı olmadığından ortada sihirli bir sayı yoktur bu yüzden büluğ çağına evlilik çağı desek hata etmiş olmayız.

Ayette geçen ve Türkçe' ye de girmiş olan Arapça  "rüşd"  kelimesinin  kökü Arapça sözlüklerlerde; "doğru yolda gitmek" anlamındadır.

"Rüşd" ile aynı kökten gelen "reşit" kelimesi Kuran'da Hûd sûresinin 78. âyetinde  aklı başında, olgun ve tutarlı bir kişi anlamında kullanılmıştır.

Nisa suresi 6' ıncı ayet evlilik çağına/ergenliğe/büluğa girmiş olmanın evlilik için yetmediğinin ayrıca rüşde ermenin de gerektiğinin açık delilidir çünkü Kuran' göre evliliğin şartlarından biri  Nisa 4' e göre "mehir" dir; erkek evlenmek istediği kadına az-çok kadının kabul edeceği miktarda mehir vermek zorundadır. 

Bu iki şartı sağlamayana maddi değerler emanet edilmiyorsa, söz  konusu kişilerin(erkek için) eş dayına maddi değer olan mehiri teklif etmesi, (kadın için) alacağı mehir üzerinde tasarruf edebilmesi imkansız demektir. Dolayısıyla  evlenme çağına gelmiş (büluğa ermiş) olsa bile  rüşde (akli olgunluk) ulaşmadığı kanaat getirilen kişilere mal verilmeyeceği ve söz konusu kişilerde mehir verip/alamayacağı için evlilik gerçekleşmeyecektir.

Kızlar da evlenebilmek için erkekler gibi evlilik çağına gelmiş olmanın yanında rüşde sahip olmalı çünkü Nisa 4' e göre aldığı bu mehri isterse kendi çatır çatur yer, isterse bitcoin alır, halka arza girer,  isterse kocasına verir " erim yesin" der.

2-Evlilik için; evlenecek kadın ve erkeğin, evlenmeden önceki hayatlarında zinadan uzak durmuş olmaları şarttır. 

Nisa suresi 24' üncü ayet şu şekildedir; 

"...Diğer kadınlar; iffetli olmanız, zinadan uzak durmanız ve mehirlerini vermeniz şartıyla size helal kılınmıştır. Onların hangisinden nikâh ile yararlanırsanız mehirlerini belirlediğiniz miktarda verin.."

Tüm bunların çocuklar için söylenemeyeceği açıktır.

3-Rabbimiz; evliliği  Nisa suresi 21' inci ayette "sağlam/ağır bir söz(leşme)" (Arapça misakan galiza) olarak tanımlamıştır. 

Boşanmak isteyen erkek mehir olarak eşine (kadının aldatmamış olması şartıyla) yığınla mal vermiş  olsa bile 1 gramını bile geri alamaz. Nisa suresi 20-21' inci ayetler aşağıda yer aldığı gibidir;

"Bir eşi bırakıp bir başka eşle evlenmek isterseniz, bıraktığınıza yığınla mal vermiş bile olsanız ondan hiçbir şey almayın. İftira ederek (mehiri geri almak için aldattın iftirası)  ve apaçık günaha girerek  (iftira günahı) mi alacaksınız, Verdiğinizi nasıl geri alabilirsiniz ki! Onlar sizden ağır bir söz aldılar/ Onlarla ağır bir sözleşme yaptınız ve birbirinizle baş başa kaldınız."

Sözleşme yapabilmek için iki tarafında sözleşme yapma ehliyetine sahip olması gerekir.  Ehliyet sahibi kişiden işlerini düzgün yürütmesi, malını koruma konusunda dikkatli olması ve israftan sakınıp malını çarçur etmemesi beklenir, peki;

A-Bir çocuktan bunlar beklenebilir mi?  

B-Tarih boyunca bir çocuğun yetişkinlerle taraf olarak ticari sözleşme yaptığını göremiyoruz, o zaman küçük çocuklar nasıl evlilik denen ağır sözleşmeyi yapacak? 

C-Malı olsa bile bu mal hakkında kendini borç altına sokan işlem/sözleşme yapması uygun görülmeyen çocuklar kendi bedenlerini, duygularını ve hayatlarını bir nevi borç/yükümlülük altına sokan evlilik denen ağır sözleşmeyi nasıl yapacaklar?

Kuran'a göre bu  evlilik sözleşmesi (misakan galiza) evlenecek erkek ve kadın arasındadır, kızın ya da erkeğin ailesi evlilik sözleşmesinin tarafı değildir dolayısıyla  erkek veya kadının ailesi tarafından fikirleri alınmadan zorla evlendirilmesi, beşik kertmesi, berdel gibi uygulamalar  İslam' a aykırıdır. Ayrıca mehri alacak olan sözleşmenin tarafı kadındır, kadının ailesi değildir ama zaman için de kadının alması gereken mehir, kadının ailesinin aldığı başlık parasına dönüşmüştür. 

Peki bu kadar açık ayetlere rağmen İslam' da çocuk evliliği olduğunu ortaklaşa savunan mezhepler ve ateist/deistlerin dayandıkları argümanlar nelerdir? Nebimiz, Ayşe annemizle ile 6 yaşında mı evlendi? Bir sonraki yazımda...

Buraya kadar  sabırla okuduğunuz için teşekkür ederim. 

Selametle dostlarım..