Savaş esirlerinin köle ve cariye yapılması ve bu kişilerle nikahsız birliktelik dönemin şartlarına göre normal olduğundan Kuran bunu eleştirmemiştir, onaylamıştır, serbest bırakmıştır diyenlere 3 soru

Merhabalar...

Bir husus sırf Kuran' da yer alıyor diye, Kuran' ın onu onayladığı anlaşılmamalıdır. Kuran neden kölelikten bahsediyor? Neden fakirlikten, içki içen müslümanların ne zaman namaz kılabileceğinden bahsediyorsa o yüzden. Mesela Kuran' da fakirlere yardım yapılması gerektiği belirtilmektedir şimdi Kuran fakirliği desteklemiş ve övmüş mü oluyor yoksa çeşitli yollarla (toplumda ve gelir dağılımında adalet, faizciliğin yasaklanması, zekat gibi yöntemlerle) kaldırılmasını mı istiyor? Sarhoş olan müslümanların ne zaman namaz kalabileceğini belirtiyor şimdi sarhoş olmayı övmüş veya sarhoş olmayı onaylamış mı oldu?

Unutmayalım eskiden de (hatta eskiden daha çok) şimdi de toplumlar kozmopolitti; müslüman, putperest, yahudi, mecusi her çeşit insan vardı. Kuran inmeye devam ederken sadece müslümanların değil diğer sınıfların da ellerinde köleler vardı. Yani müslümanların yaşadığı toplumda hep köleler olacaktı ve olmaya devam edecek. Bugün bile Uluslararası kuruluşların verilerine göre köle olarak nitelendirebileceğimiz  isteği dışında çalıştırılan kişi sayısı dünyada 50 milyon civarında..

Kuran kölelikten bahsetmeseydi, köleliğin nasıl tasfiye edileceğini ve bunun ibadet olacağını söylemeseydi bu kölelerin aleyhine olacaktı.

Bu arada müslümanların malesef köleciliği asırlardır büyük bir sektör haline getirdiği acı bir gerçektir fakat şunu belirtelim; 

İbn Ömer (ra) şöyle demiştir: “Biz Peygamber (sas) zamanında hakkımızda vahiy indirilir korkusuyla hanımlarımıza karşı söz söylemekten ve istediğimiz gibi davranmaktan çekinirdik. Ancak Peygamber (sas) vefat edince istediğimizi söylemeye ve rahat davranmaya başladık.” (B5187 Buhârî, Nikâh, 81)

Yukarıdaki itiraftan da anladığımız üzere; Bizim rehberimiz Kuran' dır ve nebimizin Kuran' dan çıkardığı doğru hükümlerdir. Müslümanların hal ve hareketleri, Arapların, Türklerin, Kürtlerin gelenekleri veya Avrupalı seküler yaşam tarzı değil. Kuran bunlara uymak zorunda değildir ama biz Kuran' a uymak zorundayız.

Başlayalım

Soru-1; İslam köleliği onaylıyorsa neden İslam Devleti halktan topladığı vergileri, vergiyi ödeyen vatandaşınn elindeki boyunduruk altındakileri köle ve esirleri kurtarmak için harcamak zorunda ?

Tevbe suresi 103' üncü ayetinde Muhammed peygamberimize devlet başkanı olduğu için  şu şekilde emir verilir. Önceki ayetleri okuduğunuzda "onlar" dan kastın müslüman-kafir herkesi kapsadığı aşikardır.

"Onların hepsinin mallarından sadaka al"

İslam'a göre devletin topladığı verginin adı sadakadır, bireylerin devlete sadakatini gösterir, (bu sadakayı veren mümin açısından zekattır) yani sadaka/zekat ülkedeki müslüman-gayrimüslim herkesin vermek zorunda olduğu verginin adıdır. Bugün hala Arabistan' da devletin topladığı verginin adı zekattır.

Tevbe suresi 60' ıncı ayetinde kamu harcamalarının nereye yapılacağı şu şekilde sıralanmıştır;

"Sadakalar; sadece fakirlere, miskînlere, sadaka işinde çalışanlara ve müellefe-i kulûba /kalpleri ısındırılacak olanlara verilir. Bir de boyunduruk altındakilere/rikab, borçlulara, Allah yolunda ve yolculara  harcanmak üzere ayrılır"

Rikab  kelimesi Arapça boyun demektir, Arap örfünde boynu bağlı, esaret altında, özgür olmayan anlamında kullanılır.

Bu ayette devletin topladığı vergileri nerelere harcaması gerektiği belirtilmiştir. Görüleceği üzere toplanan vergi/sadaka; savaş esiri, zenginlerin cinsel ve sosyal isteklerini tatmin eden köleler, başka ülkede hapse düşmüş fidye verip kurtulmaya gücü yetmeyen mahpuslar gibi tüm boyunduruk altındakileri kurtarmak için harcanmak zorundadır .

Soru-2: (İslam' da 1- Savunma savaşı, 2- Mazlum milletleri korumak için savaş, 3- Barış antlaşmasının bozulması üzerine savaş vardır)  İslam' a göre savaş esirleri hapishanede veya özel bir kampta değil fidye karşılığı salınacaksa müslüman ailelere dağıtılır ve onların evinde yaşar ve ailenin bir ferdi gibi muamele görür. Eğer savaş esiri kadınlar cariye/odalık  yapılabiliyorsa ve cariyeler ile nikahsız birliktelik mümkünse diğer bir ifadeyle cinselliklerinden nikahsız yararlanılıyorsa neden evdeki çocukların ve esir kadınların/erkeklerin evdekileri çıplak görmemesi için odalara izin alarak girmesi gerekiyor?

Nur suresi 58' inci ayet:

"Ey iman edenler! Hakimiyetiniz altındaki esirler ile ergenlik çağına girmemiş çocuklarınız üç vakitte; sabah namazından önce, öğleyin elbisenizi çıkardığınızda ve yatsı namazından sonra (yanınıza girerken) sizden izin istesinler. Bunlar çıplak olabileceğiniz üç vakittir. Bu vakitler dışında size de onlara da bir günah yoktur. Çünkü onlar sizin, siz onların çevresinde dönüp dolaşırsınız. Allah ayetleri size işte böyle açıklar. Allah, daima bilen ve kararları doğru olandır."

Görüleceği üzere, savaş esirleri yanında kaldıkları kimseyi çıplak görmesi istenmediği için izin alarak girmesi isteniyor. Şimdi iddiaya göre hem nikahsız birlikte olabiliyorsun hem de seni çıplak görmesi istenmiyor, kulağa saçma geldiğinin farkındayım çünkü gerçekten saçma ve Kuran' a aykırı.

Soru-3; Eğer cariye ve köleler ile nikahsız birliktelik mümkün ise ve bu Kuran tarafından onaylanıyorsa neden Allah sosyal hayatta mevcut bulunan köle ve cariyelerin evlendirilmesi görevini topluma yüklüyor ve bu kişilerin evlenme imkanı bulamazlarsa iffetlerini korumasını istiyor? Nikahsız birliktelik Kuran' a göre iffetsizlik ise ve cariyelerin de nikahlanana kadar iffetli kalması gerekiyorsa başkası ile nikahlanmadan önce sahibi ?!! tarafından nikahsız birlikte olunan cariyeler nasıl iffetli olmuş olacak? 

Nur suresi 32 ve 33' üncü ayet şu şekildedir;

"İçinizden evli olmayanları ve uygun durumda olan köle ve cariyelerinizi evlendirin. Eğer yoksul iseler Allah, kendi ikramıyla onların ihtiyacını giderir. Allah, imkânları geniş olan ve daima bilendir.(Hür olsun, esir olsun) Evlenme imkanı bulamayanlar, Allah, lütfuyla onların ihtiyaçlarını giderinceye kadar iffetlerini korusunlar. Hâkimiyetiniz altındaki köle ve cariyelerden (evlenmeleri konusunda) sizinle sözleşme yapmak isteyenlerle, haklarında hayırlı olacağını bilirseniz sözleşme yapın. Allah’ın size verdiği maldan da onlara verin."

Bu ayetlere göre cariyelerle /kadın esirler ile evlilik dışı cinsel birliktelik mümkün değildir. Zaten Nur 24/32. ayette köle ve cariyelerin evlendirilmesi, Nur 33' üncü ayette ise evlenme imkanı bulamayanların iffetlerini koruması emredilmektedir. Evlilik dışı birliktelik iffetsizlik olduğundan bu ayet de cariyelerle ancak nikah ile birlikte olunabileceğini gösterir.

Güzel bir ayetle bitirelim

Beled suresinin 12-18' inci ayetleri

"Sarp yokuşun ne olduğunu sana kim bildirebilir?

O, boyunduruk altında olan birini/rikab  kurtarmaktır.

Veya kıtlık gününde yedirmektir,

yakınlarından bir yetimi

ya da toz toprak içinde (sokakta) kalmış bir çaresizi.

Bunların yanısıra, inanıp güvenen, birbirlerine sabrı /duruşunu bozmamayı tembih eden ve merhametli olmayı tembih eden kişilerden olmaktır."

Buraya kadar sabırla okuduğunuz için teşekkür ederim. Herkese iyi bayramlar.

Blogtaki şu iki yazımı da okumanızı tavsiye ederim.

1-Allah Köle Edinmeyi İlk Muhatap Kavim Araplardan Çekindiği İçin Mi Yasaklamadı ve Köleliğin Kalkmasını Zamana Bıraktı?

2-İslam'  da Kölelik ve Cariyelik